yaza veda..

Pazar kahvaltımızı yine otelin restoranında, mavi beyaz kareli masa örtülerinin üstünde yaptık. Odayı saat 12:00’de boşaltmamız gerekiyordu.  Bizde bu vakte kadar otelin plajında takıldık. Hatta odayı boşalttıktan sonra bile bir süre daha sahilde kahvelerimizi yudumladık.

tarsanas beach2

Malum iki günlük tatilin son günü olduğundan, dönüş planlarını da yavaş yavaş yapmak gerekiyordu. Çok geçe kalmadan İstanbul’a varmak istediğimizden, saat 15:30 gibi Keramoti feribotuna binmeyi planladık.

Buraya kadar gelmişken, “Panagia” köyünü ve “Golden Beach”i de görmeden dönmeyelim dedik. Limenas’tan Panagia tabelalarını takip ederseniz ilk önce bu şirin köye sonrasında da upuzun bir kumsala sahip Golden Beach’e ulaşacaksınız.

pic31

Denizden 300 metre yükseklikle, Limenas’a ise 8 km uzaklıkta, yemyeşil ağaçların arasında dağa kurulmuş Panagia köyünün Golden Beach manzarası var :)

panagia-thassos-05

Köy dar sokakları, karakteristik evleri ve kayaç taşından çatıları ile görülmeye değer. Vaktiniz varsa arabayı parkedip, sokakları keşfedebilirsiniz. Zaman kısıtlaması nedeniyle biz köyde durmadan sadece arabayla bir tur atıp, Golden Beach’e doğru devam ettik.

IMG_0567

Upuzun bir kumsal bizi bekliyordu “Golden Beach”te bu sebeple adını “Long Beach” olarak değiştirilmesini öneriyorum :) Sahil boyunca yanyana işletmeler ve oteller var. Arabayı parkedip bir süre sahilden yürümeye karar verdik. Sahilin bazı kesimleri oldukça derin bir kumsala sahipken, bazı kısımlarda ise kumsal daralıyor. Sanırım ben dar kumsalları daha çok seviyorum. Belki de daha çok dar kumsalda, restoranın ya da cafenin denize yakın olmasını seviyorum.

Golden Beach sahil yürüyüşleri için ideal ama arılara dikkat !! terliklerinizle yürüyün ya da adım atmadan önce gözünüz hep kumda olsun. Bir arıya basmanız an meselesi. O kadar çok ölmüş (ya da boğulmuş mu demeliyim???) arı var ki, sizin de bize olduğu gibi iğnesi halen üstünde olan bir arıya basmanızı istemem…

Bu arada tuzun arı sokmasına iyi geldiğini de, sahilde gezen mısırcı amcanın bize yardım etmesi ve arı sokan yere tuz dökmesinden öğrendim. Evet galiba işe yaradı ;)

IMG_0564

 

 

Sahilde biraz daha yürüdükten sonra, tam sevdiğim gibi, kumsalı dar, masa sandalyeleri denize yakın bir cafede oturduk. Yola çıkmadan önceki son yemeğimizde karidesli spagetti, pizza, kola ve bira vardı. Öğle yemeği için 20 € ödedik.

 

 

 

pizza

pizza

makarna

spagetti

 

Yemekten sonra yavaş yavaş adaya ve yaza veda etme vakti gelmişti, Limenas’a doğru yol aldık.

 

 

Gelirken 2 dk ile kaçırdığımız feribota karşılık dönüşte 2 dk ile saat 15:00 feribotunu yakaladık :) Keramoti’ye kadar feribotun güvertesinde, bize eşlik eden martıları ve martıları besleyen insanları frappe’lerimiz eşliğinde izledik.

martılar martılar

Saat 17:10 gibi sınıra varmıştık. Gelirkenki sakinlik yoktu, önümüzde yaklaşık 10 araba vardı bu sefer. Sınırdan geçisimiz freeshop alışverişi dahil yaklaşık bir saat sürdü.

Keşan dörtyol kavşağından sonra yolun sol tarafında kalan Çamlıbel Restoran’a uğramadan da edemedik. Şansımıza ciğer sarma kalmamıştı, sadece satıret yedik biz de ve saat 21:30 civarında evimize vardık.

Çok keyifli geçen yaza veda haftasonundan sonra, seneye tekrar gelmeye ve adanın diğer yerlerini de keşfetmeye karar verdik :)

 

 

 

Leave a Comment

Yandex.Metrica